Rujun kullanımı ile ilgili binlerce yıl öncesine dayanan kanıtlar bulunmaktadır fakat tam olarak ruju kim icat etti belirlemek mümkün değildir. Rujun erken tarihi hakkında bir çok tartışma vardır. Ancak bazı gerçekler açık hale gelmiştir.Mezopotamya kadınlarının ruj kullandığına dair önemli kanıtlar vardır. Bundan neredeyse 5000 yıl öncesine dayanan kanıtlarda ruj olarak kullanılan şeyin değerli taşların ezilerek elde edildiği ve dudaklara sürüldüğü bilinmektedir. M.Ö. 3000 yıllarında yaşamış İndus uygarlığı kadınları da dudaklarını kırmızıya boyarlarmış fakat sürülen şeyin formülü hakkında herhangi bir bilgi bulunamamaktadır.
Mısırlılar kırmızı-mor boya, bromite mannite ve iyot kombinesi ile elde ettikleri sıvıyı dudaklarına sürerlermiş. Kleopatranın böcekler ve karıncalar dan yapılan bir ruju kullandığı bilinmektedir. Mısırda ruj kullanımı kraliyet ailesi ve zenginlere aitti.
Orta çağda kilise baskısı nedeniyle ruj yasaklanmıştı. Ruj süren kadınlara kötü kadın muamelesi yapılmaktaydı. Kraliçe Birinci Elizabeth zamanında ruj tekrar moda oldu ve 16. yüzyıldan sonra ruj artık her yerde kullanılmaya başlandı. Avrupa ülkelerinin çoğunda ruj balmumu ve kırmızı boyadan yapılmaktaydı. Kraliçe Birinci Elizabeth sayesinde siyah ruj İngiltere de çok moda oldu. Kraliçe Victoria zamanında ise ruj sadece sahne sanatçıları tarafından kullanılmaya başladı.
Modern Rujun Tarihi
Modern ruj 1884 yılında Paris’te görücüye çıktı. Rujlar ipekten yapılmış koruma kesesi içerisinde idi ve Hint yağı ve geyik donyağından yapılmaktaydı. 1920 lerde siyah ruj yeniden moda oldu. Sessiz sinema filmlerinin çoğunda oyuncular siyah ruj kullanmışlardı.
1930 lara itilen tüp içerisindeki rujun icatd damga vurdu. Özellikle ABD de hemen en çok satılanlar listesinde yer aldı. 1940 yılına kadar bir çok renkte ruj imal edildi.
1940 larda ise dönerek itilen günümüz rujlarının ilk örnekleri icat edildi. O zamanın filmlerinde rol alan kadınların mutlaka ruj ile ilgili bir kaç sahnesi bulunmaktaydı. Dünya Savaşının sonunda ruj en çok kullanılan makyaj malzemesi olmuştu ve neredeyse her kadının çantasında en az bir tane bulunmaktaydı.